T.C.YARGITAY 4. Hukuk Dairesi Esas No: 2005/3344 Karar No: 2006/2188
Karar Tarihi: 06.03.2006
MANEVİ TAZMİNAT DAVASI - TRAFİK KAZASI - CEZA DAVASINDA ŞİKAYETTEN VAZGEÇMENİN HUKUK MAHKEMESİNDE TAZMİNAT İSTENMESİNE ENGEL OLMAYACAĞI
ÖZET: Zarar görenin hukuk davası dışında vazgeçmesinin hukuki sonuç doğurabilmesi için zarar görenin kamu davası açıldıktan sonra hâkim huzurunda şikayetten vazgeçmiş olması ile birlikte ayrıca şahsi haklarından da vazgeçtiğini açıklamış olması gereklidir. Olayımızda davacı hazırlık kovuşturması sırasında polise verdiği ifadede sadece davalıdan şikayetçi olmadığını belirtmiş olup; hâkim huzurunda gerek şikayetten, gerekse şahsi haklarından vazgeçtiğine ilişkin herhangi bir beyanı mevcut değildir. (818 S. K. m. 41, 46) (765 S. K. m. 73) Davacı İsmail vekili tarafından, davalılar Güler ve Sabriye aleyhine 03.09.2004 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 21.12.2004 günlü kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hâkimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, trafik kazasından kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir. Yerel mahkemece davacının kolluk tarafından alınan ifadesinde şikayetçi olmadığına dair beyanı dikkate alınarak dava reddedilmiştir. Karar davacı tarafından temyiz edilmiştir. TCK'nın 73. maddesinin 7. fıkrasında Hukuku amme davasının düşmesi cürümden zarar gören şahsın davadan vazgeçmiş olmasından ileri gelmiş ve vazgeçtiği sırada davacı hukuku şahsiyesini ayrıca muhafaza eylememiş ise artık hukuk mahkemesinde dahi dava açamaz hükmü yer almaktadır. Görülüyor ki, zarar görenin hukuk davası dışında vazgeçmesinin hukuki sonuç doğurabilmesi için zarar görenin kamu davası açıldıktan sonra hâkim huzurunda şikayetten vazgeçmiş olması ile birlikte ayrıca şahsi haklarından da vazgeçtiğini açıklamış olması gereklidir. Olayımızda davacı hazırlık kovuşturması sırasında polise verdiği ifadede sadece davalıdan şikayetçi olmadığını belirtmiş olup; hâkim huzurunda gerek şikayetten, gerekse şahsi haklarından vazgeçtiğine ilişkin herhangi bir beyanı mevcut değildir.Açıklanan bu yasal düzenlemeler karşısında davanın yazılı gerekçe ile reddedilmiş olması doğru olmayıp, işin esasının incelenmesi gerekir. Karar bu nedenle bozulmalıdır. Sonuç: Temyiz olunan Kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 06.03.2006 gününde oybirliği ile karar verildi.
Comments