top of page
Yazarın fotoğrafıFatma Süreyya ÖLMEZTOPRAK

ACENTENİN ŞAHSİ KUSURU VARSA DOĞRUDAN ACENTEYE DAVA AÇILABİLİR


T.C. YARGITAY 17. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/1488 Karar No: 2019/1955 Karar Tarihi: 25.02.2019

Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davalı ... hakkındaki davanın zamanaşımı nedeniyle ve diğer davalı hakkındaki davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine ilişkin verilen hüküm, davacı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili, davacıya ait konutun davalı ... tarafından "Zorunlu Deprem Sigorta Poliçesi" ile sigortalandığını, poliçenin diğer davalı ... Sigorta A.Ş. aracılığıyla düzenlendiğini, Van ilindeki depremde konutun ağır hasar gördüğünü, davalı ...'a yapılan başvuru üzerine 1.500,00 TL ödeme yapıldığını, ancak bu bedelin gerçek zararın altında olduğunu belirterek 15.200,00 TL tazminatın deprem tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsilini talep etmiştir. Davalı ... vekili, sigorta sözleşmesinden doğan uyuşmazlıklar 2 yıllık zamanaşımına tabi olduğundan davaya konu alacağın zamanaşımına uğradığını, kabul anlamına gelmemek kaydıyla, hasar ihbarı üzerine açılan dosyada alınan eksper raporuna göre, davacının taşınmaz yüzölçümü hakkındaki hatalı beyanı nedeniyle proporsiyon hesabıyla belirlenen zararı davacıya ödediklerini, ödemeyle sorumluluklarının son bulduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Davalı ... Sigorta A.Ş. vekili, acente sıfatıyla poliçeyi diğer davalı adına düzenleyen davalı şirkete husumet düşmeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davacı ile ... arasındaki poliçenin düzenlenmesinde aracılık eden ve acente konumunda olan davalı ... Sigorta A.Ş'nin zarardan sorumlu olmadığı gerekçesiyle, bu davalı hakkındaki davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine; depremin gerçekleştiği tarih ile sigorta alacağının muaccel olduğu tarihten sonraki 2 yıl içinde açılmayan dava zamanaşımına uğradığından, davalı ... hakkındaki davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; Zorunlu Deprem Sigortası Genel Şartları'nın C.7 maddesi gereği, sözleşmenin bitiminden sonraki 2 yıl içinde açılmayan davada, davacı ile ... arasındaki poliçeden kaynaklanan alacağın zamanaşımına uğradığına ilişkin mahkeme kabulünde bir isabetsizlik görülmemesine göre; davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dava, davalı ...'a karşı Zorunlu Deprem Sigorta Poliçesi nedeniyle ve diğer davalıya karşı ise acente kusuru nedeniyle tazminat istemine ilişkindir. Davacı taraf, gerek aynı davalılara karşı açılan önceki davada (Van 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2012/285 Esas sayılı dosyası) gerekse eldeki davada, davacıya ait sigortalı konutun gerçek yüzölçümü 48 m2 olduğu halde 10 m2 üzerinden sigortalandığı ve bu nedenle eksik tazminat ödendiğini iddia ederek davalılara husumet yöneltmiştir. Davacının hasar başvurusu üzerine, davalı ... tarafından açılan hasar dosyasında eksper tarafından düzenlenen 11.01.2012 tarihli raporda da davacıya ait konut yüzölçümü 70 m2 olarak tespit edilmiştir. Bu itibarla; davacının, davalı ... Sigorta A.Ş'ye, ... poliçesinin düzenlenmesi sırasındaki şahsi kusuru nedeniyle husumet yöneltildiği açıktır. Poliçenin tanzim tarihi ve riziko tarihi itibariyle yürürlükte olan 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 116 vd. maddelerinde, tacir yardımcılarından olan acentelik düzenlenmiştir. Acente, adına işlem yürüttüğü tacir nam ve hesabına sözleşme tanzim ettiğinden, düzenlediği sözleşmeler bakımından sorumluluk altına girmez. Bu yüzden, acenteye karşı kural olarak doğrudan dava açılamaz ise de, acentenin şahsi kusuruna dayanılması durumunda istisnai olarak acente aleyhine de dava açılması mümkündür. Eldeki davada davacı taraf da, davalı ... Sigorta A.Ş'nin, acente sıfatıyla diğer davalı ... adına poliçe tanzimi sırasında, sigortalanan konut yüzölçümünü yanlış (düşük) yazmak suretiyle davacı zararına neden olduğunu iddia ettiğinden, acentenin şahsi kusuruna dayanmaktadır. Bu durum karşısında mahkemece; davalı acenteye şahsi kusurundan dolayı doğrudan dava açılabileceği dikkate alınarak, işin esasına girilip neticesine göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 25/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.








Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page